Sucuklu, Yumurtalı Ispanak...

 

 

 

Ispanağın en sevilen halidir bizim evde. Bu sayede ıspanağından da bolca yemiş oluyorlar. Sabah erken saatlerde ıspanağımı güzelce sirkeli suda yıkayıp, süzdüm ve buzdolabı poşetine doldurdum, akşam yemek saatine yakın hazırladım, dolapta sizi bekleyen hazır yıkanmış ıspanak hissini tatmak, gerçekten insanı çok sakinleştiriyor :)

Aşamalarına gelince ilk önce yıkanmış ve doğranmamış ıspanaklar kaynar suya atılır 5 dakika kadar haşlanır, sudan süzüp kevgir yardımıyla kesme tahtasına bir kaç seferde alınıp dilimlenir. Yayvan bir tencerede 1 adet soğan yağda kavrulup, ıspanaklar içerisine dahil edilir. Beraberce ıspanaklar pişene kadar orta ateşte pişirilir. Tuzu ilave edilir. Kişi sayısı kadar üzerinde yuvalar açılır.

Dilimlenmiş sucuk yukarıda ki resimde görüldüğü gibi dizilir. Yuva boşluklara yağ gezdirilir.

 

Ortalarına yumurta kırılır. Yumurtaların üzerine tuz serpilir. Tencerenin her yerine karabiber ve pul biber serpilerek kapağı kapatılır. Yumurtalar istediğiniz kıvama geldiğinde servis edilir. Afiyet olsun... 

Fırında Kabak Tatlısı...

 

Yeni ve taptaze bir merhaba benden size... Tarif eklemediğim günlerde bıkmadan, usanmadan bloğumu ziyaret eden arkadaşlarım bu tarif sizlere gelsin :) Kabak tatlısını fırında denemediyseniz şiddetle tavsiye ediyorum.

 

 

Malzemeler:

1 kilo kabak

2 su bardağı şeker

 

Yapılışı: Kabaklar resimde görüldüğü şekillerde dilimlenir, fırın kabına yerleştirilir. Üzerlerine şeker gezdirilerek üzeri kapatılır ya geceden, ya da  3-4 saat kadar şekeri sulanması beklenir.  200 derece fırında, üzerinde ki şerbeti bal olana ve kabakların hafifçe kenarı kızarana kadar pişirilir. Çatalla pişmesini kontrol edebilir ve 1-2 kez fırında pişerken şerbetini üzerlerine gezdirebilirsiniz. Ilık veya soğuk servis yapılır. Afiyet olsun.  

 

 

Kuzu Saç Kavurma...

 

 

Yeni bir tarifle merhabalar.  Şöyle bir bloğuma baktım da, bu aralar poğaça, börek işine fazla girmişim :) şimdi araya bir ana yemek eklemek gerek...

Hafta sonu çocuklarımızı gezdirmeye ve eğlendirmeye çalışıyoruz ama iş açlığa gelince arada yaptığım bu saç kavurmayı hazırlıyorum. Dışarı da yemek yesek de, Aldığınız yarım kilo etle mükellef bir sofra hazırlayabiliyorsunuz. Eve ne kadar yorgun gelirseniz gelin bu yemeği hazırlaması 20-25 dakika sürüyor. 

 

Malzemeler:

500 gr. sotelik kuzu kuşbaşı

2 adet soğan

1 adet kırmızı biber

2 adet dolmalık yeşil biber ( acı severler sivri biber ekleyebilirsiniz)

 2 adet domates

6-7 diş sarımsak

Tuz, kekik, pulbiber, karabiber

 

 

 

Yapılışı:

1 yemek kaşığı tereyağ ve 2 yemek kaşığı kadar zeytinyağına kuzu etleri eklenir. Suyunu salıp çekene kadar orta ateşte pişirilir. Suyunu çeken etlere yarım ay doğranmış soğanlar ilave edilir. Sarımsaklarda soyularak 2 bölünür eklenir. Beraberce pişirilmeye bırakılır. Bu arada biberler orta büyüklükte doğranarak etlere ilave edilir. Etler iyice pişene kadar arada karıştırılarak pişirilir. En son küp doğranmış domates ilave edilir. Pişen yemeğimize tuzu ve baharatları ilave edilerek altı kapatılır ve servise sunulur. Yanına bulgur pilavı tavsiye edilir...  

 

 

Pileli Börek 2...

 

Bir yufka başka kaç şekle girebilir hiç bir fikrim yok :) Daha önce bloğumda yine çok pratik olan pileli börek paylaşmıştım. Buradan ulaşabilirsiniz. Şekil olarak birbirini andırıyor bu seferde yapılışını an an fotoğraflayıp aşağıya ekledim.

 

Dün akşam bizim evde "gün" vardı ama aile günü. Eşime, çocuklarıma börekli kısırlı bir akşam menüsü hazırladım. Herkes için değişiklik oldu ve çok beğenildi. Arada sırada sulu yemeklerden çıkarak değişik sofralar kurmak mutlu ediyor insanı :)

 

Yapılışına gelince; Ben patatesli iç hazırladım. Patatesler haşlanır( 4 adet), kavrulmuş soğanla birleştirilip tuzu ve baharatları( karabiber, pul biber) eklenir. (4 yufka ile hazırladım). İlk yufka tezgaha serilir üzerine 1 bardak yağ ve 1 bardak su karışımından her yerine gelecek şekilde gezdirilir. Yufka 4'e bölünür ve yukarıda gördüğünüz gibi aşama aşama katlanarak hazırlanır, diğer yufkalarda aynı şekilde hazırlanarak yumurta sarısı sürülür ve ısıtılmış 180 derece fırında, üzeri kızarana kadar pişirilir. Afiyetler olsun...  

 

1.resim: Yufka 4' e bölünür, bir parçası önümüze alınır.

2.resim: Yufkanın sivri ucundan içeri doğru parmağımızla iterek katlanır.

3.resim: Yufka 2 uçtan aşağıya doğru kapatılır.

4.resim: İç malzemesi alt kısmına eklenir.

5.resim: Kenarlardan hafif kıvırarak yukarı doğru sigara böreği gibi katlanır, şekil üst tarafta bırakılır. 

 

 

 

Zencefilli Kurabiye...

 

 

İlk önce bütün Öğretmenlerimizin bu güzel gününü kutluyorum. İyi ki varsınız, Hepiniz çok değerlisiniz...

.

.

 

Hafta sonu Sapphire Plaza'da Gaggenau'nun hazırladığı etkinlikteydik. Gabriela Sponza bizlerle iki güzel tarif paylaştı, birisi zencefilli kurabiye diğeri de kadayıfa sarılmış kuzu bonfile. İkisi de birbirinden güzeldi. Kurabiyenin kokusu beni benden aldı zaten. Eve gelince de çocuklarıma da mutlaka yapıp yedirmeliyim diyerek girdim mutfağa.

 

 

 

 

Kurabiyelerin hamuru hazırlanmıştı ama içerisinde ki malzemeleri Şef'imiz bizlere anlattı. Pekmez, zencefil ve tarçın üçlüsü zaten kurabiyenin ne kadar lezzetli olduğunu başından söylüyordu. Elimde ki tariflerle birleştirip güzel kurabiyelerimi ev halkına sundum, en çok minik oğlum bayıldı :)

 

 

Gaggenau firması bu sene 330 yaşına basmış, 1683 yılında Margrave Ludwig Wilhelm Von Baden tarafından dövme demir ve çivi üreten bir işletme olarak kurulan Gaggenau, tarım makineleri üretimi, demir yolları yapımı derken, 1879 yılında ürettiği ilk gazlı ocaklarla mutfaklarda devrim yaratmayı başarıyor. Bugün, ürünlerini 5 kıtada, 50 ülkedeki tüketicilerine sunan Gaggenau, ürünleriyle adeta bir hayat tarzı yaratmış 330 yaşında bir marka. Gaggenau, Gabriele Sponza ile mutfak buluşmasına katılan biz bloggerlara, her şeyin bir çivi ile başladığı günlerin anısına “çivi” hediye ettiler. Gaggenau çivisinin tepesinde, kurulduğu yıl olan “1683” yazıyor.  bu yaşını kutlamak için  bizleri de bu mutluluğa dahil etmişler. Nice seneler diliyorum, daha nice uzun uzun seneleri olsun...

 

 

 

 Bizlere bu güzel etkinliği hazırlayan Gaggenau ve çalışanlarına, 24kitchen'ın sevilen şefi Gabriela Sponza'ya çok teşekkür ederim.

 

 

Kurabiyemizin tarifine gelince de ;

 

125 gr.tereyağ

1 çay bardağı toz şeker

1 su bardağından iki parmak eksik pekmez

1 yumurta sarısı

1 çay kaşığı tarçın

1 tatlı kaşığı kabartma tozu

1,5 çay kaşığı toz zencefil

3-3,5 su bardağı kadar tam buğday unu

 

 

Yapılışı:

Tereyağ ve şeker çırpılır. Pekmez, yumurta dahil edilir çırpmaya devam edilir. Tarçın, Kabartma tozu, zencefil de dahil edilir. Kontrollü olarak unu eklenir. Ele yapışmayacak kıvama gelince un serpilmiş tezgahta yarım santim kalınlığında merdane ile açılır. Çay bardağı ile veya kurabiye kalıpları ile şekil verilir. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir. Bu ölçülerle iki tepsi oluyor diğer tepsiye de diğer kurabiyeler dizilir. Önceden ısıtılmış 175 derece fırında 10 dakika pişirilir ve soğumaya bırakılır. Fırından ilk çıktığında çok yumuşak olacaktır ama soğuyunca bisküvi kıvamında olacak. Afiyetler olsun... 

 

 

 

 

 

 

Aşure...

 

 

  Aşure büyük oğlumun hayran olduğu bir tatlıdır, sabah uyandığında bir tencere aşureyi görürken ki mutluluğu görülmeye değerdi. Evlerimizden sağlık, huzur, bereket eksik olmasın inşallah...

 

 

Malzemeler:

 Yarım kilo buğday

 1 su bardağı nohut

1 su bardağı kuru fasulye

1 çay bardağı pirinç

1 kilo tozşeker

 50 gr. kuş üzümü

100 gr. kuru kayısı

100 gr. kuru üzüm

Portakal kabuğu rendesi

Üzerini süslemek için; Fındık, ceviz, nar, tarçın, Hindistan cevizi

 

Bu ölçüler ile yukarıda gördüğünüz kaplardan 20 adet çıkıyor.

 

 

Yapılışı:

Buğdaylar büyükçe bir tencerede,  akşamdan üzerine 4-5 parmak geçecek kadar içme suyu konularak bir taşım kaynatılır. Fasulye ve nohutlarda bir tencerede beraberce aynı şekilde 4-5 parmak su eklenerek bir taşım kaynatılır ve kapakları kapatılarak sabaha kadar bekletilir.

.

.

En az 8 saat bekleyen tencereler ocakta orta ateşte pişmeye bırakılır. Buğdayların dibi tutmasın diye kapağı açık bırakılır. Ara ara karıştırılır. Suyu azaldıkça kaynamış su ilave edilir. En az 2 saat gibi bir sürede pişiyor , buğdayların pişmesine yakın yıkanmış pirinçler ilave edilir. Bütün malzemelerin iyice pişmesi gerekiyor, şeker ekleyince malzemeler sertleşme yapabilir.)

.

.

Malzemeler güzel pişince, nohut ve fasulyeler buğdaya eklenir. Beraberce 15 dakika kadar daha pişirilir. Küçük doğranmış kayısı, kuru üzüm, kuş üzümü de ilave edilerek 15 dakika daha pişirilir. Ara ara mutlaka karıştırmak gerekiyor.( Kaynar su ekleyerek suyunu sevdiğiniz şekilde ayarlayabilirsiniz.) En son şekeri ilave edilir karıştırılır ve ocağın altı kapatılır. Portakal kabuğu rendesi ilave edilir, ılınmaya bırakılır. Kaplara paylaştırarak dilediğiniz gibi süsleyebilirsiniz. Afiyetler olsun.

 

Kaynak : Portakal Ağacı  

Kuruyemişli Kek...

Hafta sonumuzun aranılan lezzeti mis kokulu kekimiz, deneyenlere şimdiden afiyetler olsun...

Malzemeler:
3 yumurta
1,5 su bardağı şeker ( 1su bardağı olabilir)
1 su bardağı sıvıyağ veya zeytinyağı
1 şişe soda
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
1 su bardağı iri kıyılmış fındık
1 su bardağı üzüm kurusu
1 portakal kabuğunun rendesi
Aldığı kadar un

Yapılışı:
Yumurta ve şeker güzelce çırpılır. Yağ ve soda ilave edilir. Un, kabartma tozu, vanilya elekten geçirilir azar azar eklenir. Üzüm 1 kaşık un ile karıştırılarak ilave edilir ( dibe çökmesin diye), fındık da dahil edilir. Margarin ve un ile mantolanmış kek kalıbına döşenir. İlk 30 dakika 200 derece de, 15 dakikada da 160 dereceye getirilerek pişirilir. ( Fırınınızın ayarına göre turboda yaparsanız güzel kabarıyor)
 Afiyetler olsun...

Çıtır Börek...

 

Hemen tarife geçmeyelim dimi...!! Biraz bahsedelim geçen günlerden, çabucak geçen günlerden... Dönemsel mutfak sendromundan çıktım çok şükür :) buna vesile olan da Limonlu Kek'im oldu... Neval'im blog arkadaşım, ilk etkinliğimizde yan yana oturduğum ve o günden beri hep sevgiyle anımsadığım canım arkadaşım :) Eskiden blog da tarif yazmak paylaşmak daha sıcaktı sanki. Şimdilerde paylaşım yerleri çoğaldıkça, her an her olay anında duyulur ve  körelir oldu. Fazla mı girdik birbirimizin hayatlarına, evlerimize... Çocuklarımızın zamanında teknolojinin ne duruma geleceği gerçekten beni korkutuyor. Çimenlerin üzerinde çıplak ayak gezmenin tadını unutmazlar umarım...

 

 

 

Şimdi de benim yapmaktan keyif aldığım adı gibi kendi de çıtır çıtır bir börek. Tarif için Pembe Tatlara teşekkürler..

 

Malzemeler:

4 yufka

1 çorba kaşığı sirke

1 su bardağı sıvıyağ

3 çorba kaşığı un

4 patates

1 soğan

Karabiber, pul biber, tuz

 

 

Yapılışı:

Sıvıyağ ve un karıştırılır. Sirke ilave edilir. (yufkaların arasına sürülecek)

Patates haşlanır ve rendelenir. Geniş bir kapta soğan kavrulur, patatesler ilave edilir tuzu ve baharatları da ilave edilerek harcı hazırlanır. 

1. yufka tezgaha serilir sirke ,un, yağ karışımından 3 çorba kaşığı kadar her tarafına gezdirilir. 2. yufka da üzerine serilir yine harçtan gezdirilir. 10 eşit parçaya bölünür ve iç harçtan koyularak sigara böreği gibi sarılır. Diğer 2 yufka da aynı işlemi yaparak hazırlanır üzerine yumurta sarısı ve haşhaş ilave edilir. 170 derece ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar pişirilir. Afiyet olsun...  

 

 

Dün ve Bugün Kurabiye Günü ve İki Güzel Tarif....

 

 

Mutfak masası kurabiye, kek olmadan olmuyor. Günün belli saatlerinde çocuklara bir bardak sütün yanında ya da ani misafirleri ağırlamaya birebir ikramlıklar mutlu ediyor beni. Madem kurabiye yapıyoruz her seferinde farklı tatları, değişik tarifleri istiyor insan. Blog arkadaşlarımda imdadıma yetişiyor bu sayede. Paylaştığım iki kurabiye de iki ayrı arkadaşıma ait. Yukarıda ki Sevgili Derya arkadaşımın blogundan. Bugün gördüm bloğunda dayanamadım yaptım tarif için teşekkürler arkadaşım :) 



 

Üzümlü Kurabiye

 





 250 gr. oda sıcaklığında tereyağ

 3 adet yumurta ( birisinin sarısı ayrılacak üzerine sürülecek)

1,5 su bardağı kuru üzüm

1 su bardağından bir parmak fazla şeker

1 paket vanilya

1 paket kabartma tozu

1 limon kabuğu rendesi

Aldığı kadar un

 

 

Yapılışı:

Tereyağ, şeker ve yumurta beraberce şeker eriyene kadar blendırda çırpılır. Un ve kabartma tozu hariç diğer malzemelerde ilave edilir tahta kaşıkla karıştırılır. En son kabartma tozu ve un kontrollü olarak ele yapışmayacak kıvama getirilir. 4 eşit parçaya bölünür, un serpilmiş tezgahta merdane ile açılır ve daha sonra börek gibi sarılır. Çatalla üzerine şekil verilerek verev şekilllerde kesilir. Ayırdığımız yumurta sarısına 1 kaşık zeytinyağı eklenerek üzerine sürülür. 200 derece ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar pişirilir. Afiyet olsun.

 

 

 

Evet bu kurabiye de Sevgili Cafe Portakal'ın bloğunda görüp beğendiğim diğer bir kurabiye. Bahar arkadaşım bademle yapmış benim evde o an ceviz olduğu için cevizli yaptım. Tarif için teşekkür ediyorum :) Kendime hatırlatma olması için iki tarifi de bloğuma ekledim, benden de sizlere hafta sonuna hatırlatma olsun. İyi hafta sonları diliyorum...

 

 

Cevizli Un Kurabiyesi

 

Malzemeler:

125 gr. oda sıcaklığında margarin

1 kahve fincanı zeytinyağı

3 tepeleme çorba kaşığı mısır nişastası ( tarifin aslı buğday nişastası)

3 tepeleme çorba kaşığı pudra şekeri

1 su bardağı iri kıyılmış ceviz ya da badem

Yarım paket kabartma tozu

 Aldığı kadar un

 

Yapılışı:

Margarin, zeytinyağı, nişasta, pudra şekeri beraberce karıştırılır. Kabartma tozu ve un da yavaş yavaş eklenir ele yapışmayacak kıvama getirilir en son cevizlerde ilave edilerek ceviz büyüklüğünde parçalar yuvarlanır, çatalla çizik atılarak 170 fırında üzeri yanmadan pişirilir. Üzerine pudra şekeri serpilir. Afiyet olsun.

 

 

 

Kışa Hazırlık Domates Biber Karışımı...

 

Bu senede çok şükür kavanozlama işimi hallettim. Arkadaşımın desteği olmasaydı zor kalkışırdım böyle bir işe. Geçen senelerde sadece domates kavanozluyordum bu kış için kırmızı biber ve domatesi bir kaynatıp kapattık kapaklarını. İnşallah açılma yapmadan bütün kış azar azar kokulu domateslerden nasipleniriz. Dediğim gibi arkadaşım olmadan yapamazdım bu ikiliyi de kendisinden öğrendim. Yardımın için teşekkürler Aysun'um :)

Yapılışına gelince ben miktar olarak 10 kilo petemek domatese 7 kilo kırmızı biber kullandım. Büyük boy iki tencerede daha hızlı oluyor. Eşit oranlarda tencerenin dibine çekirdekleri çıkarılmış ve iri doğranmış biberleri, üzerine de kabukları soyulmuş iri iri küpler halinde doğranmış domatesleri ekleyip beraberce biberler yumuşayana kadar pişiriyoruz. Blendırdan geçirip tekrar 2-3 dakika beraberce kaynatıyoruz ( bu aşamada çok sıçrıyor dikkatli olmakta fayda var, kapağını hafif açık bir şekilde kapatabilirsiniz) kalan bütün domates ve biberlerinizi bu şekilde pişirip daha sonra kavanozlara alıp kapaklarını sıkıca kapatıyoruz ve ters çeviriyoruz. ( geçen senelerde kapatmadan önce kavanozun en üstüne bir fiske tuz ve zeytinyağı gezdiriyordum, Aysun arkadaşım bu şekilde de olduğunu söylediği için direk kapattık ama siz kapaklarını kaynatıp üzerine bir çimdik tuz ekebilirsiniz.) 1 gün boyunca bu şekilde bekletip daha sonra düz çevirerek saklıyoruz ( bu aşamada da kapaklarını elinizle kontrol edin, tutmamış olanlar olabilir onları hiç bekletmeden dolaba koyup yemeklerinizde kullanabilirsiniz) daha sonra da açılma olabiliyormuş ara ara kapaklarını üzerine hafif dokunarak kontrol edebilirsiniz tabi birkaç gün sonra sızıntı yapan ve tutmayan kavanozlar ekşime yapar aman dikkatli olun kesinlikle kullanılmaz.  Şimdiden afiyet olsun.